Ülkemizde üretilen Toyota Corolla, yeni Hybrid seçeneği ile birçok rakibine karşı cazibesi yüksek bir alternatif oluyor. Toyota’nın Hibrit ürün gamını bilmeyenimiz yok. Artık neredeyse hibrit dendiği anda akla gelen ilk markalardan birisi Toyota oldu. Geleceğin alternatif teknolojisi olarak gördüğümüz Hibrit aslında tam da günümüz haline geldi.

Burada tamamen şahsi bir görüşümü ufak bir parantez olarak ekleyecek olursam da, gündelik otomobiller için en sağlıklı ve verimli sistem olduğunu söyleyebilirim. Listesinde dizel motor seçeneğine yer vermeyen yeni Corolla, 1.6 litrelik benzinli bir motor ve Hibrit seçeneği ile satışa sunuluyor.

Eski Corolla’nın tarihe gömülen tasarım çizgisinden tamamen sıyrılan yeni Corolla, tasarım detayları ile ilk görüşte dikkat çekiyor. Birlikte olduğumuz süre boyunca insanların gözü fazlasıyla üzerimizdeydi. Bu yeni tasarımı prestijli, sportif ve aynı zamanda oldukça şık diye tanımlasam yeridir. Genelde otomobillerin arka kısımlarını çok beğenmem fakat Corolla’nın arka kısmı da oldukça sportif görünüyor. Kararlı tasarım çizgisi, yeterli krom detaylar, test ettiğimiz aracın rengi, önde keskin far tasarımı gibi detaylar ön plana çıkanlar arasında yerini alıyor.

Toyota’nın yeni global TNGA-C platformu üzerine inşa edilen Corolla’nın boyutları da eskisine göre şöyle değişmiş; uzunluğunda 10 mm, genişliğinde 5 mm artış, yüksekliğindeki 30 mm’lik azalma ise daha sportif bir duruş elde etmesini sağlamış. 2.7 metrelik dingil mesafesi ise Corolla’nın içindeki yaşam alanı hakkında bir bilgi veriyordur. 471 litrelik bagaj hacmi ise sınıf standartlarında ve standart bir ailenin yükünü hayli hayli kaldırabilecek seviyede.

Dışarıda ilgimizi çeken yeni Corolla, kabinde de bu ilgiyi üzerinde tutmayı başarıyor. Kabindeki malzeme kalitesi yüksek tutulmuş. Tamamen dijital olarak sizi karşılayan km göstergesi ise görsel kaliteyi yükselten detaylardan. Ayrıca çok anlaşılır ve sade bir görünüme sahip. Ses açıp kapamak için dokunmatik ekrana hapsedilmeyen bir tuş olması ufak ama ergonomik bir ayrıntı.

Kabindeki teknolojik detaylardan bahsedecek olursak, orta konsolda 8 inçlik dokunmatik multimedya ekranı, göstergelerin ortasında yer alan 3 boyut efektli 7 inçlik bilgi ekranı, sürüş bilgilerini ön cama yansıtan 10 inçlik renkli head-up display gibi detaylar göze çarpıyor. Hibrit versiyonu tercih ettiğiniz zaman size sunulan donanımlar kalabalıklaşıyor ve güzelleşiyor. Şöyle ki; Hibrit versiyonda kablosuz telefon şarjı ünitesi, çift bölgeli otomatik klima, otomatik olarak katlanabilen yan aynalar ve elektronik park freni gibi donanımlar standart geliyor.

İçerde teknolojik oyuncaklara yer veren Corolla, sürüş destek sistemleri olarak güvenlik donanımlarına da fazlasıyla önem veriyor. Toyota Safety Sense özelliklerini standart olarak sunan yeni Corolla, Ön Çarpışma Önleyici sistemindeki Gece Algılama Özelliği sayesinde karanlıkta önüne çıkan yayaları algılayabiliyor ve gerekirse otomatik olarak fren yapabiliyor. Toyota Safety Sense sisteminde ayrıca Adaptif Hız Sabitleyici (ACC), Akıllı Şerit Takip Sistemi (LTA) ve Otomatik Yanan Uzun Farlar (AHB) bulunuyor. Otomobilde ayrıca Geri Manevra Trafik Uyarı Sistemi ve Kör Nokta Uyarı Sistemi gibi donanımları da isteğe bağlı olarak satın alabiliyorsunuz.

Konu Hibrit olunca tabii ki gözleriniz motordan bahsedeceğim kısmı arıyor. Corolla Hybrid’in kaputunun altında toplamda 122 beygir güç ve 142 Nm tork verileri sunan 1.8 litrelik benzinli motor ve 53 kW’lik bir elektrikli motor görev alıyor. İçten yanmalı motorların en çok tüketimi gerçekleştirdiği kalkış esnalarındaki tüm yükü alarak, elektrikli motorla birlikte en optimum seviyede hareketi sağlayan bu sistem, performansı iyileştirdiği gibi, otomobilin sadece elektrik enerjisiyle hareket etmesine de imkan tanıyor.

Eğer sağ ayağınıza çok hassas komutlar verirseniz tüketim değerlerine şehir içi trafikte inanamayacaksınız. Diğer Hibrit sistemlerde olduğu gibi yine aynı şekilde frenlerden gelen kinetik enerji sayesinde rejenere sağlayan piller benzinli motorun yükü konusundaki en büyük destekçisi. Trafikten kaçacağınız saatlerde altınızda böyle bir motorun olması cebinizi de içinizi de ferahlatacak bir ayrıntı oluyor. Çünkü sıkışık İstanbul trafiğinde 3.8 litre gibi bir tüketim değeri görmeniz mümkün. Dikkatsiz kullanırsanız veya genelde uzun ve akıcı yollarda seyrederseniz de 4.8 – 5.2 litre gibi bir değer görüyorsunuz. Fabrika verilerine bu denli yaklaşabiliyor olması Corolla Hibrit’in en büyük başarısı. Ayrıca geliştirilen yalıtım sayesinde de benzinli motor devredeyken bile kabine çok fazla bir gürültü gelmiyor. Sadece tam performans istekleriniz olduğu esnada gaza sonuna kadar basarsanız, CVT şanzımanın karakterinden kaynaklı olarak bir motor sesi alıyorsunuz. Fakat onun dışında bir motor sesi duymanız pek mümkün değil.

Elektrikli motorun akıcı tork eğrisi ilk kalkış ve hızlanma esnalarında bu cüsseli bir otomobilde dahi kendini hemen belli ediyor. Corolla’nın sürüşüne akıcı demek kesinlikle yerinde olacaktır. Buna karşılık siz de akıcı bir sürüş stili benimser ve uygularsanız az önce bahsettiğim tüketim değerlerini görmeniz hayli olası. Bataryaların arka koltuklar altına yerleştirilmiş olması ve yeni platformunda artılarından olarak Corolla’nın iyi bir yol tutuş karakterine sahip olduğunu da söyleyebilirim. Kafasını kaydırmak pek de kolay değil. Sert girilen virajlarda ön taraf tutunma dirayetini fazlasıyla gösteriyor.

 Koltuklarından tutun da elinizin ulaştığı her detayın oldukça kaliteli ve prestijli hissettirmesi, prestijli tasarım dili ve zengin donanım seçenekleri, geniş iç hacim ve bunların hepsini ekonomik bir motor ile buluşturan Corolla, 137.000 TL’den başlayan fiyat etiketi ile rakiplerine zorlu günler yaşatacak gibi görünüyor. Mantık evliliği bu olsa gerek. Yine de otomobillerin donanım listelerini, içeriklerini ve fiyat listelerini kendi resmi sitelerinden takip etmenizi öneririm.


Fotoğraflar: Erdil ARAS

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir