Günümüz tamamen elektrikli otomobillere evrilirken, BMW dünyası da sürüş karakterini korumayı başararak bazı elektrikli otomobiller üretmeye başladı. Bunlar şüphesiz içten yanmalı motorlara sahip versiyonlu kardeşleri gibi sürüş keyfine önem veren ve sürüş keyfinden ödün vermeyen modellerdi. Örneğin daha önce kullandığımız i4, adeta bir içten yanmalı motora sahip olan 4 serisi sürüş keyfindeydi. Şimdiki konumuz ise tamamen elektrikli olmak için üretilen bir uzay çağı eseri: iX. Daha önce bildiğiniz her şeyi unutmanız gerekiyor. Tavanında bir perde bulunmayan fakat tamamen cam tavanla sizi karşılayan iX ilk sürprizini buradan yapıyor. Elektro-kromatik olarak karartılabilen cam tavan tek tuş sayesinde buzlandırılıyor ve tüm görüntü-ışık girişi kesiliyor. Tek tuş sayesinde de yine tamamen buzu çözülerek görünür hale geliyor.

Bir rüya kokpitte bulunduğunuzu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Elinizin değdiği tüm ayar tuşları kristal. Evet evet kristal. Kristalize bir tasarım dili demekle sınırlandıramam. iDrive tuşundan, koltuk ayar tuşlarına kadar kristal malzemeler sizi karşılıyor. Bu ise gün batımlarında ve gün doğumlarında aracın içinde farklı yerlere ufak ufak yansıyan gökkuşaklarıyla sonuçlanıyor. Dizinizin üstüne bir gökkuşağı tanesi yansıyor. Kokpitin rüyası yüksek bütçeli bir oyun konsolu direksiyonu ve BMW’nin yeni kavisli ekranı ile devam ediyor. Araba yarışı simülasyonlarında kullanılan kavisli ekranlardan hallice bir ekran sizleri selamlıyor.

Bu rüya kokpit, dışarı çıktığınızda da bir rüya tasarım ile birleşiyor. BMW’nin ürettiği en kalıplı en geniş otomobillerden biri olsa da, BMW’nin ürettiği en ince şerit farları kullanıyor iX. Bünyesi bu kadar büyükken her detayından zariflik, işçilik, asalet akıyor adeta. Gömme kapı kolları bu bünyede çıtasız kapılarla birleşiyor. Düşünsenize bu cüssede, coupe şıklığı… Çıtasız kapıyı kim sevmez? Arkaya doğru incelen “Streamflow” cam tasarımı ise yandan bakıldığında bir su damlasını andırıyor.

BMW her ürününde yaptığı geniş ürün yelpazesi sunma geleneğini iX’de de devam ettirmek isteyerek 2 farklı motor seçeneği ile getiriyor. Birincisi bizim kullanıp büyülenip sizlere aktarmaya çalıştığımız xDrive40 versiyonu. İkincisi ise artık kullanmadan bile ağzımızın suyunu akıtacak olan xDrive50 versiyonu. xDrive40 versiyonu 326 Beygir güç üretirken 420 KM’lik bir menzil değeri sunuyor. xDrive50 versiyonu ise 523 Beygir güç ve 606 KM’lik bir menzil sunuyor ki bu artık uzay çağı olsa gerek. Aracın üstünde görünen bu muhteşem metalik kırmızısı rengi hiçbir ekstra opsiyon ücreti ödemeden edinebiliyorsunuz. Tabi ki araca sahip olmak için ise banka hesabınızda en az 5 milyonluk bir fazlalığın olması gerekiyor. Esen kalın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir