Fotoğraf: Alp Emre GÖKSEL

 

Daha önce lansmanında ilk kez kullandığımız yeni Ford Fiesta, izlenim konularımızdan birisi oluyor. Agresif görüntüsünü tamamen bir kenara bırakan Fiesta daha yumuşak, olgun ve dikkat çekici hatlarla karşımıza çıkıyor. 7 cm’lik uzunluk artışı ve 1 cm’lik genişleme de Fiesta’nın yepyeni proporsiyonlara sahip olmasını sağlıyor. Aynı zamanda bolca kişileştirme seçeneği de sunulan Fiesta’yı farklı renk kombinasyonları ile satın alabiliyorsunuz. Buna farklı bir tavan rengi de dahil. Arka bölüme geçtiğimizde ise daha önce dik konumlandırılan stop grupları bu sefer yatay bir şekilde karşımıza çıkıyor. Bu da yeni Fiesta’nın arkadan daha geniş görünmesine neden oluyor. 292 litrelik bagaj hacminin ise çok fazla büyüdüğü söylenemez, fakat otomobilin hacim açısından bir sıkıntı yaşatmayacağı aşikar.

 

Fiesta’nın tüm algısını değiştiren asıl sürpriz ise kabinde yer alıyor. Kabin tamamen yenilenmiş bir halde ve en büyük eksiklikler giderilmiş olarak karşımıza çıkıyor. Yeni kabinde daha fazla oyuncak ve daha az tuşla karşılaşıyoruz. Titanium donanım paketinde standart olarak sunulan 8 inçlik SYNC3 multimedya ekranı kabinde göze çarpan ilk detay oluyor. Görüntü kalitesi, dokunmatiği ve işletim hızı ile sınıfı kesinlikle tam notla geçen bu yeni multimedya sistemi, Apple CarPlay desteği de sunuyor. Genel olarak kabindeki kalite algısı göze direkt olarak çarpıyor. İçerideki malzeme kalitesi sınıf standartlarının üst sınırlarında denebilir. Kalın direksiyon simidi ele çok iyi oturuyor ve kaliteli hissettiriyor.

 

 

Kabinde çoğu şey tam da olması gerektiği düzeyde yerleştirilmiş. Konsol yapısında torpido kısmının da daha geriye alınması sonucu sağdaki yolcunun diz mesafesi daha da rahatlamış. Opsiyonel olarak alınabilen B&O PLAY ses sistemi ise Fiesta’nın kabinindeki en değerli oyuncak. Sistemin, dinlemeye doyamayacağınız kadar kaliteli bir ses ortamı sunduğunu söylemeden geçmeyelim. Otomatik park yardımcısı gibi donanımlar, Fiesta’nın teknolojik yönünü gözler önüne sermekte.

 

 

Olabildiğince alçak bir sürüş pozisyonuna sahip olan Fiesta, sürüş anlamında da kalitesinin arttığını hissettiriyor. Daha önceden tanıdığımız ve Fiesta’da sadece otomatik şanzımanla sunulan 100 beygir gücündeki 1-litrelik turboşarjlı motor, otomobile atak bir karakter kazandırmakta pek de zorlanmıyor. 170 Nm maksimum tork verisi sunan 3-silindirli bu motor Start&Stop esnasında da hem sesini hem de sarsıntısını içeriye yansıtmamayı başarıyor. Sadece sıkışık trafikte tork konvertörlü otomatik şanzımanın bazı tepkileri dikkat çekiyor. Bu durum konforu herhangi bir şekilde olumsuz etkilemiyor olsa da, dikkatli bünyelerden ne yazık ki kaçamıyor.

 

 

Fiesta yol tutuş anlamında da bir Ford olmanın getirisini kullanıcısına sunuyor. Dinamik tork yönlendirme sistemi bulunan Fiesta, sert viraj girişlerinde bu sistemin çalışma prensibini hayli açık bir şekilde size gösteriyor. Kafadan kayma eğilimlerini olabildiğince azaltan Fiesta, sportif sürüş karakterine uygunluğu ile dikkat çekiyor. Direksiyon, sürücü ile iletişimini hızlı bir şekilde tamamlıyor. İstekleriniz karşısında geç tepki veren bir direksiyonla karşılaşmamanız, Fiesta’nın bir Ford olduğunun en büyük göstergesi sanırım.

 

 

Otomobilin süspansiyonları ise şehir içinde kesinlikle konforlu sayılabilir. Fiesta, olgun görüntüsünün altında eski zıpır sürüş karakterini halen taşıyor. Burada Fiesta’ya tek eleştirim, arka frenlerin halen kampana olması. Fren performansında pek hissettirmese de, günümüz şartlarında arka frenlerin de kesinlikle disk olmasını tercih ederdim.

 

 

Yoğun İstanbul trafiğinde Fiesta’nın fabrika tüketim verilerine yaklaşamasam da 7.8 litrelik bir tüketim değeri ile karşılaştım. Daha uzun ve sakin sürüşlerde ise ancak 7.0 litrelik bir tüketim değeri yakalayabildim. Başlangıç seviyesinde 69.000 TL’lik fiyat etiketi ile sunulan Fiesta’nın, testimize konuk olan Titanium paketi ve otomatik şanzımanla kombine edilmiş 1-litrelik Ecoboost motoru, 90.000 TL’lik fiyat etiketine sahip. Olgun görüntünün ardında sportif bir sürüş karakteri de arayanlar için Fiesta iyi bir tercih olabilir. Yeni Fiesta’nın yerini aldığı modele göre çok daha cazip özellikler sunduğu ortada.

 

Bu yazı Evo Dergisi 2018 Şubat (237.) sayısında yayınlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir