[dropcaps type=’normal’ font_size=’65’ color=’#ed145b’ background_color=” border_color=”]K[/dropcaps]

ısa zaman önce MPV aşkım depreşmesi sonucu en çok MPV sınıfına sahip markayı araştırmaya koyuldum. Cevabın Ford olduğu ise çok da uzağımda değildi. Aynı hafta içerisinde mail kutuma blogum adına Ford Galaxy ile ayarlanan bir test programının gelmesi beni şaşırttı. Siz okuyucularımı da şaşırttığı kadar aslında ben buna tatlı bir tesadüf diyorum. Evrene gönderdiğim olumlu mesajlar, beni Ford’un en büyük Minivanı ile buluşturdu.

 

 

Galaxy, içeride ismine yakışan şekilde bir hacim ve yaşam alanı sunuyor kesinlikle. Yollarda görmeye alışkın olmadığımız bu MPV ilk olarak plakaya bakma ihtiyacı doğuruyor görenlerde. Avrupa plakalı olması yüksek ihtimal olarak geliyor insanlara. Kendisinden bir küçük kardeşi S-Max’i ona nazaran daha çok gördüğümüz aşikar. Lafı fazla uzatmadan 3 çocuklu bir ailenin babası gibi kuruluyorum açık renkli deri döşemelerin can verdiği ultra özellikli koltuklara. İlk etapta en çok hoşuma giden şey ön camın verdiği görüş açıları. Limitsiz bir görüş algısı yaratan bu ön cam sanki devasa bir uçağın Kontrol ünitesinde oturuyorsunuz hissi yaratıyor. Geri kalan camların da hayli geniş ve büyük yüzeylere sahip olması içeride tamamen ferah bir ortam algısı doğuruyor. Deri koltukların verdiği lüks algıyı veremeyen klima ve multimedya tuşları kesinlikle kullanışlı.

 

 

Galaxy’nin elini güçlü tuttuğu nokta ise Minivan olarak çok büyük bir hacme sahip olması. Bagaja konan birkaç düğme, 3. sıra koltukları tamamen elektronik olarak yönetirken, 2. sıra koltukların da yatırılmasını sağlıyor. Böylece bagaj kapağını açtığınız Galaxy’i çok kolay bir şekilde 7 kişilik bir taşıta veya 2339 litrelik düz zeminli bir bagaj hacmi sunan devasa boşluğa dönüştürebiliyorsunuz.  7 kişilik düzende 300 litre olan bagaj hacmi 5 kişilik oturma düzeninde ise 1260 litreye çıkıyor.

 

 

Galaxy ülkemizde 2 farklı motor seçeneğiyle satışa sunuluyor. 1.5 litre hacmindeki turbo benzinli motor 160 PS güç sunarken, sadece baz donanım paketinde ve manuel seçenek ile alınabiliyor. Kullanmış olduğumuz araç ise 2.0 litrelik 180 PS gücündeki turbo dizel motor, PowerShift çift kavramalı şanzıman ile satışa çıkıyor. Bu motor tam 400 NM’lik bir tork değeri sunuyor ki, bu da koca minivanı sıfırdan kaldırırken sportif bir gerçeklik ortaya koyuyor. Agresif kullanımlarınız karşısında 12 litrelik bir tüketim değeri gösteren bu koca Minivanı sanırım hiçbir baba agresif kullanmayacaktır. Şehir içinde motorun ve şanzımanın kusursuz uyumu 8.0 litrelik bir tüketim değeri gösteriyor. 2 litrelik dizel motor ve 1800 kilogramlık bu kütle için oldukça makul sayılabilecek tüketim değerleri var.

 

 

Galaxy’nin elini güçlü tuttuğu bir diğer konu ise kesinlikle konforu. İstanbul gibi her yeri delik deşik olmuş bir şehirde dahi koyduğunuz bardaktan hiçbir şey dökülmeden yolculuk yapabilirsiniz. Gözünüzde aynadan uyuyan cocuklarını gözetleyen bir baba figürü canlandı değil mi? Yanıtınız evet ise benimle aynı düşünüyorsunuz. Arkada outran çocuklarını daha iyi görebilmesi için tavandaki gözlüklük yerinin hemen önünde bombeli ufak bir ayna bulunuyor. Bu detay galiba en dikkatimi çeken şey oluyor.

 

 

Test aracımız tabii ki en yüksek donanım paketinin getireli ile fazlasıyla donanım zenginliği sunuyor. Dinamik led ön far sistemi 8 farklı durum karşısında, tamamen farklı algoritmalar ile çalışarak en iyi görüşü sağlamayı amaçlıyor. Otomatik park sistemi boyutları bu kadar büyük Galaxy’i tam da sığacağı yere çok az manevrada hızlıca yerleştirebiliyor. Isıtmalı ön cam, masajlı, hafızalı, soğutmalı koltuklar, aktif şehir içi güvenlik sistemi, 180 derece ön kamera sistemi, panoramik cam tavan gibi donanım listesi ile elimizdeki test otomobili 312.000 TL’lik fiyat bandını zorluyor.

 

Tabi ki yollarda Galaxy’i ne kadar az gördüğümüz gerçeğinin bununla doğrudan bir ilişkisi olduğu aşikar. Benzinli motorun cezbedici olmayan donanım seviyesi ve manuel şanzımanı ile 190.000 TL’lik etiketi belki makul sayılabilirken, dizel otomatik ve full donanım seviyesinin etiketi 2 katına çıkarması ne yazık ki Galaxy’nin elinin en zayıf olduğu halka.

 

Fotoğraf: İç detay fotoğrafları Alp Emre Göksel’e, gece fotoğrafları Emrecan Yıldırım’a aittir.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir