Ülkemizde üretilmesiyle bilinen Civic Sedan, dizel-otomatik seçeneğine kavuşarak albenisini artırmayı hedefliyor. Daha önce bloğumda 182 beygirlik 1.5 litre benzinli motora sahip olan Civic HB’i ağırlamıştım.
Honda Civic HB İzlenim Yazısı
Sedan karoserin arka kısımdaki genişlik ve ferahlığı dışında çok da bir fark yok aslında kabinde. Bir de dizel-otomatik seçeneğinde gelen tuşlu vites kumandası konsolu baya bir sadeleştiriyor. Ayrıca dizel-otomatik kombinasyonunun da sedan karoserde olması kullanıcının daha çok tercih ettiği şey oluyor.
Dizel-otomatik Civic Sedan’ın kalbinde 120 beygir güç ve 300 nm tork gücü üreten 1.6 litrelik i-DTEC turbo ünite yer alıyor. 9 ileri ZF şanzımanla kombine edilen bu motorun sürüşü ve vites geçişleri oldukça akıcı gerçekleşiyor. Honda deyince akla gelen CVT’nin tercih edilmemiş olması güzel bir detay. 9 ileri oluşu ile uzun yol sürüşlerinde de oldukça fazla ekonomi sağlıyor. Şehir içi sıkışık trafik kullanımlarında ise pek bir sarsıntı veya geçiş hissetmiyorsunuz. 10.7 saniye olarak verilen 0-100 hızlanma değeri günlük kullanım şartları için fazlasıyla yeterli. Ara hızlanmalar torkun ve beygirin alt devirlerden veriliyor oluşu ile sıkıntısız gerçekleşiyor.
Tabi Honda ve Civic ismi yan yana gelince ateşli bir şeyler beklemek mümkün fakat dizel motor seçeneğinde sunulan iddia ise “tutumluluk”. Motorun tutumluluğunu şimdilik bir kenara bırakacak olursak ve Civic’in bana göre segmentinde en iyi yol tutuş performansına sahip şasisini hesaba katarsak; eğlenmenin de yolu açılabiliyor. Daha önce Type-R’da da, normal HB versiyonda da kullandığım şasi şimdi sedan olarak elimde.
Honda Civic Type-R / İstanbul Park
HB’in de yol tutuş karakterini fazlasıyla sevmeme neden olan ise, önden kaymaya fazlasıyla dirayetli bir kafanın olması. Sedanda da işler böyle şekilleniyor. Direksiyondan çok hızlı tepkiler beklemek mümkün olmasa da, standart bir aile otomobilinden alabileceğiniz en direkt geri bildirimleri alabiliyorsunuz. Burada bahsi geçen tutunma tabi ki devasa olarak algılanmasın. “Standartlara göre” veya “binek bir aile otomobili” çerçevesinde değerlendirmek gerekiyor. Buna rağmen direksiyon dönme isteklerinize çok iyi yanıtlar veriyor. Eğlenmek isterseniz de arka kısımla ufak ufak oynamak mümkün. Tahmin ettiğinizin birazcık ötesinde bir dönüş kabiliyeti olduğunu söyleyebilirim.
Sürüşü bir kenara bırakarak diğer ayrıntılara tekrar dönelim. Ekonomisinden bahsettiğimiz dizel motor, şehir içi kullanımlarda 5 ile 6 litre arasında bir tüketim değeri gösteriyor. Uzun yola çıkarsanız da bu değeri 4.1 litre civarına indirmem mümkün. Kabindeki yaşam alanı oldukça geniş ve arka tarafta 3 yetişkin çok rahat yolculuk edebilir. Kabinde teknolojik detaylar mevcut olsa da, otomatik kararan aynanın olmaması bir eksiklik.
Tuşlu vites sistemi 2-3 günlük bir alışma süreci gerektirse de kabine değişik bir hava kattığı ortada. Kabinin en büyük eksikliği ise pek kullanışlı olmayan multimedya ekranı. Menüler birazcık karışık gelebiliyor, fiziksel bir ses açma kapama tuşu olmayışı, klimanın, multimedyanın, ayarların vs gibi her şeyin ekrana hapsedilmesi ergonomi açısından sevdiğim şeyler değil. Fakat yine de işletim sistemi hızlı. Telefon bağlama vs gibi özelliklerini sıkıntısız ve hızlı kullanabiliyorsunuz. Dijital km göstergesi anlaşılır, sade ve kullanışlı. İyi bir yol tutuşuna karşılık süspansiyonları şehir içi için fazlasıyla konforlu. Civic Sedan, dizel ve aile otomobili arayanların tercih sıralarında üstlere çıkmalı. Burada her ihtiyaca hitap edebildiği açık. Yeni Civic Sedan 1.6 i-DTEC’in otomatik versiyonu Elegance ve Executive donanım paketleriyle sunuluyor. Benim tercihim ise full LED farlara sahip ve deri döşemeli üst donanım paketi olurdu kesinlikle.
Fotoğraflar: Erdil ARAS